3 Ekim 2015 Cumartesi
Yenildik,
Der ki Hz. Ömer; ilim öğrenmek için dergaha gelenlere önce edebi ve ahlakı öğretirdik..
Eskiden okula çocuğunu kaydettiren veliler; “Öğretmen; eti senin, kemiği benim” derdi. Ve çocuklar saygıyı öğrenirdi. Karşı gelmemeyi, dinlemeyi vs vs. Peki biz ne yaptık? Benim çocuğum özel algısını bir güzel empoze ettik, zaman ile kendimizin bile söz geçiremediği bir nesil yetiştiriyoruz. Bu zavallı çocuklar asosyal, bu çocuklar özgüvensiz, bu çocuklar ne yazık ki beceriksiz. Çünkü gerçek hayattan çok uzaktalar. Biz büyükler birbirine tahammülü olmayan insanlar oluverdik. Hepimiz saldırgan, agresif, gereksiz gergin tipleriz. Hepimizin bitmeyen işleri ve acelesi var. Bizler saygıyı, sevgiyi, edebi unuttuk. Çocukların ellerine verdik teknolojiyi oyun oynuyorlar, bize de bulaşmıyorlar. İletişim kurmayı istemiyorlar. Hoş biz büyükler de istemiyoruz. Merhaba, nasılsın demeyi unuttuk. Bir insanın bir hatası olduğunda yargılamadan dinlemeyi unuttuk. Hoşgörüyü unuttuk. Herşeyden önemlisi sevmeyi unuttuk. Yaratılanı, yaradandan ötürü sevmeyi unuttuk. Sosyal paylaşım sitelerinde yediğimiz yemekleri paylaştığımız kadar, sevmeye dair güzellikleri paylaşabilsek. Hep diyorum sevgi kurtaracak dünyayı sevelim, sevdiklerimize hissettirelim. Yoksa bitmeyen işlerimiz, kronik acelelerimiz ile kaybolup gideceğiz
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder